Elazığ Anadolu Haber

        Marketlerin yaptıkları paylaşımlarda fiyatların, Dana Kıyma Normal Kg 564.95, Çigköftelik Kıyma Kg 689.95, Mangal Köfte Kg 579.95, Adana Kg 579.95 TL. Olması son birkaç yılda Türk ekonomisinin nereden nereye geldiğinin göstergesi oldu.

      Yakın zaman tarihimizde yarım milyon denilen para miktarı zengin ve sayılı kişilerin toplam sermayesini teşkil ederken bu rakamın şimdi kullanılan para ile 500-700 lira seviyesine inmesi ve bir kilo et ile eşdeğer olması milli gelir seviyemizin hangi yönde eridiğini gözler önüne sererken fakirleşmenin de aynası oldu.

      Bazı belediyelerin Et balık kurumu ile yaptıkları sözleşmeler doğrultusunda halka daha uygun fiyatlı et satma girişimleri tam randımanlı olarak hizmete girmekte sıkıntı yaşarken et tanzim satış mağazalarının önünde görünen manzara akıllara 1980 li yılların et kuyruklarını getirdi.

      Anadolu haber sitemizin iki gün önce yaptığı özel haberde Ramazan ayı gelmeden tedirginlik başladı manşetimizde piyasadaki sessizliğin hayra alamet olmadığına dikkat çekerken et-süt, peynir ve yumurta gibi halkın temel ihtiyaç maddelerinde her an sıkıntı yaşanabileceğine dikkat çekmek istemiştik. Özellikle iki yılı aşkın süredir Amerika gibi bazı ülkelerde yaşanan kuş gribi vakalarından dolayı yumurta fiyatlarının etkilenebileceğine vurgu yaparken Ramazan ayına girdiğimiz bu günlerde bir koli yumurtanın yarım kilo et fiyatına eşit hale gelmesi dikkat çekmeye başladı.

       Marketlerin indirimli et satış fiyatlarından bazılarını yukarıda açıklarken özellikle hayvanın daha değerli bölgelerinde bulunan etlerin ise neredeyse kilo fiyatının bin lira civarında seyrettiğini market araştırmalarında rahatça görebiliriz.

      Et fiyatlarının seyrinde aracı kurumların büyük rol oynadıklarını ilgili haberimizde açıklarken kaçak kesimlerinde devleti zarara uğratarak vergi kaybına sebep olduğunu belirtmiştik.

Anadolu haberden çıkan ses;

      Serbest piyasa ekonomisini iyi yönetemeyen ülkeler dışa bağımlılıktan kurtulamadıkları gibi ellerindeki imkânlarla üretmeye çalıştıkları değerleri dış piyasaya pazarlama sıkıntısı yaşarlar.   

      Toplumun tüketici rolü üstlenmesiyle üretimin kaybolma tehlikesi yaşaması iç piyasanın Çin, Almanya, Fransa ve İsrail gibi ülkelerin rahatça cirit atmasına sebep olurken öz varlığımız olan ve kendi üretimimiz diyerek toz konduramadığımız,  (çay, yağ, temizlik ürünleri, hazır gıdalar vb.) birçok üretim tesislerimizin yeni sahipleri de bu ülkeler oldu zamanla.

      Yerli üretim, milli üretim diyerek büyümüş ve aşılanmış Türk milletinin et başta olmak üzere birçok temel tüketim ihtiyacının dışarıdan karşılanır hale getirilmesi kendi kendimize yeten ülkeler sıralamasında bizi hangi sınıfa soktu bilemeyiz ama tüketici toplumu olmayı tercih etmekle neleri kazandığımızın ya da kaybettiğimizin masaya yatırılması gerekir diyoruz.

Anadolu özel haber/Mehmet DUMAN