Elazığ Anadolu Haber

Türkiye’mizde ne yazık ’ki toplanan vergilerde adalet ve eşitlik düzeni kalmadı. Milyonlarca sanayici, tüccar ve esnafın basit usul mükellefi ayrımcılığa tabi tutulması üzerine kazançları üzerinden bir kuruş dahi vergi alınmaması bu eşitsizliğin ve ayrımcılığın baş sebebi oldu.

      Oto kaportacı, oto parçacı, oto tamirci başta olmak üzere, güzellik salonları, kuaförler, terziler, kıraathaneler, marketler, lokantalar, manifaturacılar, tuhafiyeciler, demir doğramacılar, marketler ve isimlerini yazamadığımız milyonlarca iş sahipleri basit usul mükellefi sayılarak beyanda bulunma dışında kalırken, elde ettikleri kazançların ceplerinde kalması ile zor şartlar altında geçim mücadelesi veren diğer esnafların ödedikleri vergilerle devletten hizmet almaya devam ediyorlar.

      Devletin gelir kaynaklarına bakıldığında toplanan vergiler önemli bir yere sahip olması gerekirken ne yazık ‘ki son yıllarda hazineye sekte vuran bir kaynak olmaya başladı. Vergi mükelleflerinin yaklaşık yüzde seksenlik bir kısmını oluşturan basit usul şartlarına tabii ticaret erbabından kazancı üzerinden alınmayan vergilerin yanı sıra devletten aldıkları ihalelerle çeşitli teşvik avantajları elde eden firmalara tanınan vergi ayrıcalıkları devlet bütçesinin açık vermesinde önemli bir etken oldu.

DÖNEMİNDE UYGULANAN HAYAT STANDARDINI ARAR ALDUK

      Son olarak 1998 yılı gelirlerine uygulanan ve 01.01.1999 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılan hayat standardı ile ticaret ile uğraşan milyonlarca vergi mükellefi kazançları üzerinden vergilendirilmeye başlanmış, gerçek gelirini kimsenin göstermediği, bu sayede vergi kayıplarının yaşandığı dönemler başlamıştır.

      Oysaki gerçek gelirlerin tespiti adına konulan hayat standardı ile büyükşehir, il ilçe ayrımı yapılarak yapılan işe göre tespit edilen en düşük gelir devletin vergi kayıplarını en aza indirip eşitlik ilkesine göre herkesin devletine vergi vermesini teşvik edici bir altyapı oluşturmuştur.

KAZANCA GÖRE ALINANLAR FARK YARATIYOR

      Devletine çekinmeden, gocunmadan kazancı üzerinden vergisini veren esnaf kirada oturmaya devam ederken, tanınan vergi muafiyeti ile vergi vermeyen sanayici ve iş adamları

Küçük şehirlerde bile on, on beş milyonluk evleri rahatça alabiliyorlar. Hatta kazanç elde etmediği düşünülen bu esnaflar için baktığımızda binlercesinin yanında onlarca kişinin çalıştığı, çalışanlarına binlerce lira maaş ödendiği ödenen bu giderlerin işyeri kazancından karşılandığını bilmeyen yoktur.

BASİT USUL MÜKELLEFLERİ BİLE BU DURMDAN ŞİKÂYETÇİ

       Devletine vergi verememenin sıkıntısını yaşayan birçok basit usul mükellefi ise, kazançlarımız üzerinden bile bizden vergi alınmaması devletimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirememenin üzüntüsüyle bizi baş başa bırakıyor. Bizler azda olsa vergi verme tarafında olmamıza rağmen, bizden daha az kazanıp vergi yükü altında ezilen binlerce esnafın olduğunu görmemiz eşitlik ve hak gibi konularda bizi derin düşüncelere sevk ediyor derken, çıkartılacak kanunlarla muafiyetin kaldırılmasını ve kazançları üzerinden vergilerini verme taraftarı olduklarını söylediler.

 Anadoluhaber/Elazığ