Deprem Eğitimi ve Halkın Bilinçlendirilmesi
Deprem Eğitimi ve Halkın Bilinçlendirilmesi
Türkiye’de depremler bir doğa olayı olmaktan çıkıp toplumsal bir trajediye dönüşüyor. Bunun temel sebebi, deprem gibi bir gerçeğin hepimizin hayatında var olduğunu bilmemize rağmen, ona karşı yeterince hazırlıklı olmamamız. Bu hazırlıksızlık, sadece bina güvenliğiyle ilgili değil; aynı zamanda toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi ve eğitilmesiyle doğrudan ilgili.
Deprem anında ne yapmamız gerektiğini bilmek, hayat kurtarır. Ancak ne yazık ki bu bilgi, günlük hayatımızın bir parçası hâline gelmiş değil. Çocuklarımıza okullarda öğretilen basit bilgiler çoğu zaman kâğıt üzerinde kalıyor. Tatbikatlar, protokol ziyaretleriyle sınırlı ve halkın büyük kısmı deprem eğitimi konusunda yeterince donanıma sahip değil. Oysaki doğru bilgi ve pratik, deprem gerçeğiyle baş etmenin en güçlü yollarıdır.
Toplumsal bilinç, bireylerin eğitimiyle başlar. Evlerimizden başlayarak okullarda ve iş yerlerinde bu bilinci yaygınlaştırmak, aslında çok basit adımlarla mümkündür. Her birey, yaşadığı alanın risklerini öğrenmekle başlayabilir. Mahalle bazında organize olan ekipler ve afet planları, bir felaket sırasında toplu koordinasyonu sağlayabilir. Ancak bu planlar ne kadar güçlü olursa olsun, bireyler bilinçsizse büyük bir kaos yaşanması kaçınılmazdır.
Deprem eğitimi, sadece çocuklar için değil, toplumun her kesimi için bir zorunluluktur. Aileler, çocuklarına doğru refleksleri öğretmeli; yerel yönetimler sık sık halkı bilgilendirici toplantılar düzenlemelidir. Medyanın bu konuda oynayacağı rol ise hayati derecede önemlidir. Kısa videolar, kamu spotları ve sosyal medya kampanyalarıyla milyonlarca insana ulaşmak mümkündür.
Japonya örneği hepimizin malumu. Depremleri günlük hayatın bir parçası olarak kabul eden bu toplum, bilinçlenme ve eğitim sayesinde can kaybını minimumda tutmayı başarıyor. Biz neden aynısını yapamayalım? Türkiye’nin her köşesi için uygulanabilir, pratik eğitim planları oluşturmak zor değil. Asıl zor olan, bu konuda gerekli iradeyi göstermek ve halkı harekete geçirebilmektir.
Depremi önleyemeyiz ama onun yıkıcı etkilerini önlemek bizim elimizde. Eğitim, bu konuda en güçlü silahımız. Doğru bir eğitimle donatılmış bir toplum, sadece depreme karşı değil, her türlü felakete karşı daha güçlü olur. Deprem öldürmez; bilgisizlik, hazırlıksızlık ve umursamazlık öldürür.
Hepimizin üzerine düşen bir görev var. Peki, siz, bir sonraki deprem için ne kadar hazırsınız?
Görüş ve düşüncelerinizi paylaşmayı unutmayın, birlikte daha fazlasını başaralım.
Saygılarımla…
Doç. Dr. Alper POLAT
Instagram: @doc.dr.alperpolat
X: @alpberpolat
0 Yorum