Gönül Soframız
Gönül Soframız
Hafta içerisinde misafir olarak Elazığspor tesislerinin yolunu tutarken ev sahibi konumuna kimi koyacağımız bilemedik.
Başta Elazığspor’un kıymetli kulüp başkanı Fethi Ahmet Yılmaz olmak üzere bu yükün altına gövdelerini koymuş Mustafa Şerifoğulları ile Hanifi Yunus Biçer başkanların incinmelerine bile fırsat vermedikleri Elazığ ve Elazığspor sevdası bizi hep birlikte gönül sofrasının ortasında buluşturdu.
Konu konuyu açarken ortak noktamızın temel taşı şehrin bacasız sanayisi Elazığspor olurken, tadına doyulmaz duyguların haz noktası ise yarınlardan olan beklentimiz oldu.
Soluklanmak için masamızdaki çaylara odaklandığımızda, çocuklarımızın ve gençlerimizin çocukluk hayallerini kurmaya ve yaşamaya fırsat vermediği dijital çağın zararlı yanları aynanın renksiz duyguları olurken, kaybetmek üzere olduğumuz manevi değerler ise içimizi yakan dokunuşlar oldu.
Hani şarkının birinde diyordu ya, “ yar ağladı, ben ağladım”, bu sözler gönül soframızın en samimi molası olurken, geçmişin üzerimizde olan hakkı aynı zamanda muhabbetimizin nefes ayarı oldu.
Diller ve gönüller geçmişi yâd etmeye sürüklerken bizi, büyüklerimizin üzerimizde olan emeği ise bir ömür gururla taşıyacağımız mirasımız olmaya en büyük adaydı bizim adımıza.
Teşekkür ederim başkanlarım iyi ki varsınız. Elazığspor sizlerin sayesinde emin ellerde yolunda ilerlerken, kendi adıma şampiyonluk kadar kıymetli olan, koca çınar Elazığspor’umuzun yönetim kurulu haricinde dışarıdan kimseye borcunun olmamasıdır. Ben bu hikâyenin adını müsaadeniz olursa “ ilmek, ilmek ilerlemek” koymak istiyorum sayenizde.
Allah emeğinizi boşa vermesin, Güneş balçıkla sıvanmaz derler, bırakın kim ne derse desin, atılan çamur kurur toz olur, yok olur. İnsan ilmek, ilmek işlediği binadan emin bir şekilde başını yastığa koyabiliyorsa insan, her şeyden önce verilemeyecek bir hesabı yoksa o bina yıkılmaz hep var olur.
Misafir olarak geldiğimiz gönül sofranızda, kendimizi sizlerden bir parça olarak gördüğümüz için seviniyoruz, ortak duygulara yelken açtığımız için kendimizi şanslı görüyoruz. Muhabbetimizin coşkun suları ara sıra taşkınlık yaşayıp bendini aşar olsa da gönül köprümüzün sağlam temeller üzerine kurulması bizler adına bir selam ve hoş bir seda olsun diyoruz.
Başarıya yelken açtığınız bu yolda bizlere düşen ne görev varsa, karınca misali her daim yanınızda olacağımızın bilinmesi sizlerden ricamız olsun diyerek, Allah’a emanet olun diyorum.
Mehmet DUMAN
0 Yorum